Yağ enjeksiyonu, insanın kendi vücudundaki farklı bölgelerden alınan yağ hücrelerinin gerekli bölgelere transfer edilmesi şeklinde gerçekleştirilen bir uygulamadır.
Estetik ve kozmetik işlemlerde sıklıkla kullanılan enjeksiyon tekniği, daha dolgun ve pürüzsüz bir görünüm kazanmak amacı taşır.
Özellikle yaşlanma etkilerinin görülmesi nedeniyle başlayan hacim kayıplarını gidermede en etkili yöntemlerden biridir ve hem kadınlar hem de erkekler tarafından yaygın olarak tercih edilir.
Yağ enjeksiyonu, vücutta yağ transferi yapılarak belirli bölgelere hacim kazandırmak veya kontür düzeltmek amacıyla kullanılan bir estetik prosedürdür.
Bu yöntem genellikle yüz, göğüs, kalça veya bacak gibi bölgelere uygulanabilir. Yağ enjeksiyonu ile yağ dokusu alınan bölgeden alınıp istenilen bölgeye enjekte edilir, böylece doğal ve uzun süre kalıcı sonuçlar elde edilir.
Yağ enjeksiyonu, özellikle dolgun ve genç bir görünüm elde etmek isteyenler için etkili bir çözümdür. Bu prosedür, aynı zamanda vücuttaki asimetrik bölgeleri düzeltmek veya estetik cerrahi sonrası kontur eksikliklerini gidermek için de kullanılabilir. Yağ dolgusu işlemi genellikle lokal anestezi altında yapılır ve hasta için minimal rahatsızlık sağlar.
Yağ enjeksiyonu, kişinin ihtiyacına uygun oranda yağ dokusunun transfer edilmesi şeklinde gerçekleştirilir.
İnsan vücudunda belirli bölgeler yağ hücreleri ile doludur, bu yağ hücreleri bölgenin dolgun ve gergin görünmesini sağlar. Ancak çevresel faktörlere ve zamana bağlı olarak yaşlılık etkileri ilk başta yüzde ortaya çıkmaya başlar. Bu durumda yüze dolgunluk veren yağ dokularının hacminde azalma gözlenir ve bölgesel çukurlanmalar, sarkmalar, kırışıklıklar meydana gelir. Yanak, alın, dudak, çene gibi yüz bölümlerine eski görünümünü kazandırmada en etkili yöntemlerin başında yağ enjeksiyonu gelir. Bu işlem ayrıca kalça ve bacak gibi diğer vücut bölümlerinde de kullanılabilir.
Temel olarak bir yerdeki yağların alınarak başka bir yere taşınmasını sağlayan yağ enjeksiyonu, liposuction enjektörleri kullanılarak yapılır ve alınan yağlar genellikle yağ birikiminin fazla olduğu karın bölgesidir. Bunun yanı sıra; bel ve kalça gibi yağlanmaya müsait diğer vücut bölümleri de kaynak olarak kullanılabilir. Bu bölgelerden doğru oranlarda alınan yağların yüze dolgunluk kazandırmak için yeniden düzenlenmesi, yüz yağ enfeksiyon uygulamaları kapsamına girer. Bu şekilde göz altı torbalarını gidermek, cilt eşitsizliklerini dengelemek ve kırışık görünümü azaltmak mümkün olur.
Yüz, yaşlanmanın ilk etkilerinin ortaya çıktığı bölgedir. Çünkü hem çevresel faktörler, hem de stres gibi etmenler yüz yapısının büyük ölçüde zarar görmesine neden olur. Güneş ışınlarına fazla maruz kalmak, kirli havalı şehirlerde yaşamak ve sağlıklı beslenmemek gibi faktörlerin tümü cilt sağlığını olumsuz yönde etkileyerek yaşlanma hızını artırır. Bu durumda cilt üzerinde lekelenmeler, sarkmalar, kırışmalar ve kurumalar meydana gelir. Göz altı torbalarından ciltte nem dengesi sağlamaya kadar pek çok anlamda faydalı olan yağ enjeksiyonu ile yaşlılıkla savaşmada en etkili estetik müdahalelerden biridir.
Bununla birlikte yağ enjeksiyonu yani lipofilling için uygun aday olmak için gereken bazı kriterler bulunur. Örneğin; yüzdeki çizgilerin derinleşmeye başlaması ve yanaklarda veya göz altlarında torba oluşmuş olması kişinin enjeksiyon için ideal bir aday olduğunu gösteren belirtilerdendir. Ancak;
gibi durumlarda yağ enjeksiyonu ile istenen etkiyi elde etmek pek mümkün olmaz. Bu nedenle bu tekniğin, yaşlanma etkilerinin ortaya çıkmaya başladığı yaşlarda tercih edilmesi daha doğru olur. İlerleyen aşamalarda ise cerrahi müdahale gerektiren daha kapsamlı uygulamalara başvurulabilir.
Yağ enjeksiyonu, kişinin ihtiyacına uygun oranda yağ dokusunun transfer edilmesi şeklinde gerçekleştirilir. Uygulama öncesinde kişinin ihtiyaçları ve istekleri hekim tarafından değerlendirilir, daha sonra en ideal tedavi yöntemi kararlaştırılır. Kişiye uygulamadan 10 gün öncesinden itibaren kan sulandırıcı etkisi olan ilaçları ve aspirin gibi ilaçları kullanmaması tavsiye edilir. Genel sağlık durumu iyi olan ve ciddi rahatsızlıkları bulunmayan kişi uygulama gününe bu şekilde hazırlanabilir.
Yüz bölgesine yapılan yağ enjeksiyonları, genel veya lokal anestezi kullanılarak uygulanabilir. Genellikle lokal anestezi işlem için yeterlidir fakat özellikle işlemden korku duyan hastalar için genel anestezi tercih edilebilir. Sonrasında yapılan işlem adımları şu şekildedir:
Herhangi bir kesiye gerek olmadan gerçekleştirilen bu işlem sonunda herhangi bir iz kalmaz ve etkiler anında ortaya çıkar. Ayrıca işlemden sonra hastanede kalış gerekmez ve en doğal şekilde yüzün dolgunlaştırılması sağlanır. Kişinin uygulamanın hemen ardından günlük hayatına geri dönmesi mümkün olur.
Yağ enjeksiyonu uygulamasından sonra bölgede bir miktar şişlik oluşabilir. Bu şişlikleri azaltmak için bölgeye soğuk press yapılabilir, bunun için hekimin önerdiği jeller veya buz torbaları kullanılabilir. Belirli aralıklarla yapılan soğuk uygulama, bölgedeki şişliklerin azalmasında etkilidir. İşlemden sonraki 3. gün şişlik miktarı azalır ve enjeksiyonun asıl etkileri gözlenmeye başlar. Bu esnada hekim önerisi ile birlikte bölgeye nemlendirici kremler uygulanabilir ve masaj yapılabilir.
Genel olarak işlemden sonraki birkaç gün dışında günlük hayat olumsuz yönde etkilenmez. İlk günlerde bile günlük aktiviteleri etkileyecek oranda şikayetler oluşmaz, bu nedenle iş hayatına hemen dönmekte bir sıkıntı yoktur. Sadece enjeksiyon uygulanan noktaların kapatılması için 4-5 gün boyunca minik bantların kullanılması gerekebilir, ayrıca enfeksiyon ihtimalini azaltmak için antibiyotik alınabilir. Bütün semptomlar yaklaşık 1 hafta içinde ortadan kaybolur ve yüz dolgun, genç bir yapı kazanır.
Yağ enjeksiyonunda vücudun kendi yağ hücreleri kullanılır. Bu hücreler canlıdır ve uygulama alanındaki etkileri canlılık süresinin korunmasına bağlıdır. Dolayısıyla işlemin uygulanma şekli, kullanılan enjeksiyonlar ve cerrahi malzemeler hücrelerin canlılık süresini etkiler. Ayrıca hekim deneyimi ile hücrelerin karakteristik özellikleri de operasyon etkilerini değiştiren önemli faktörlerdendir. Bu bakımdan yüze uygulanan yağ enjeksiyonunun kalıcılığı kişiden kişiye değişir ve bir süre sonra işlemin tekrarlanması gerekebilir.
Yağ enjeksiyonu işleminden sonra yağların transfer edildiği bölgede dolgunluk ve gerginlik oluşur. Bu etki kişinin daha genç ve canlı görünmesine yardımcı olur, yaşlılık etkilerinin geri döndürülmesini sağlar.
Yağ hücreleri canlı kalmaya devam ettikçe bölgedeki kırışıklık, sarkma ve göz altı torba oluşum hızı da azaltılır. Yüzdeki yağ enjeksiyonları en çok şu işlemlerde tercih edilir:
Uygulama sonunda bölgedeki kolajen üretiminde artma ve cilt kalitesinde yükselme gözlenmesi beklenir. Transfer edilen yağ hücreleri kök hücre etkisi göstererek cildin daha genç görünmesini sağlar ve cilde parlaklık verir. Normal şartlarda vücutta bulunan dokuların transfer edilmesi şeklinde uygulandığından doğal ve sağlıklı bir yöntemdir. Uygulama sonrası komplikasyon riski de oldukça düşüktür. Bununla birlikte her uygulamada olduğu gibi yüze yapılan yağ enjeksiyonunda da başarı oranının artırılması hekim deneyimi ile doğru orantılıdır.
Yağ enjeksiyonu sonrası iyileşme süreci, enjekte edilen bölgeye ve kişinin vücut tepkisine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Genellikle hastalar birkaç gün içinde günlük aktivitelerine dönebilirler. Yağ enjeksiyonu fiyatları, uygulanan bölgeye, işlemin kapsamına ve kullanılan tekniklere bağlı olarak değişiklik gösterir.
Yağ enjeksiyonu ile ilgili daha fazla bilgi almak ve size özel bir tedavi planı oluşturmak için deneyimli bir estetik cerrah ile görüşmek önemlidir. Bu yöntem, doğal ve kalıcı sonuçlar elde etmek isteyenler için güvenilir bir seçenektir.